27 Temmuz 2013 Cumartesi

Fazla AbARTma Sus Beni KabARTma

Rahmetli anneannemin, ya da babaannemin (sağ)/(sol da olabilir) evinde Karpuz Yastık vardı. Karpuz dilimi gibi yastık, renkler vs. aynı karpuz işte...


Neyse, küçükkene gerçek sanıp ısırdıydım da ağzım yüzüm yün olduydu... Böyle yazma kafası olmayaydı da gönüle doymayaydı, dünya neye yarardı sevenler olmasaydı; nar tanesi, tanesi de seviyom bir tanesi, derken; Pink Floyd arkadan "hey you" dedi. "Me?" dedim ben de, ne var yani; havan kime yabancı gibilerinden...
You-me, you-me gibilerinden tutulduk karşılıklı. Akabinde Youtube'tan açtık komikli video, bayıldık...

Ve sonra...

Bir ayıldık Allah seni inandırsın hacı abi; başkası inandıracağına... Hop, tut, eleştiri ve gönderme yere düşmesin. Ayılmak...
Ama ne ayılmak? Belki yayılmak, belki de sayılmak. Tıpkı uykusu kaçan bir çocuğun saydığı koyunlar gibi tek düze...
Şimdi kim koyun kim insan hak getire... (?)

Kıyma makinesinde iki ve hatta üç kez çekilen insanlar; tam kıvamında... Ver eline misyonu, papyon diye taksın boynuna;  Aristokrat ya hıammmına...
Dünkü hanzolar, şimdi villada havuzdalar. 

Her neyse, strateji diyordum en son...

Tanrılar satranç yerine, Monopoly oynamaya başladığından bu yana;

Belli değil kimdedir iman ve para...

Para demişken; Mezopotamya kafası hiç ilgimi çekmemiştir bu yaşıma kadar. Çünkü; Kapitalist düzenin kafalarından sezdim. Yok hacım, olmuyor öyle paraya piramit yapıştırmak. Sonra demezler mi adama, "aga amacın ne?"

Bak şuna ya... Karpuz yastıktan nerelere geldim. Varoluşun da aslı budur işte. Sorgula derviş sorgula...

"Başkasının egosunu pofpoflayacağına, gel benim bıyıklarıma pofpofla"
[Nietzsche]

Ne doğru demiş Niçe...


Ağzımın içine girmenin yolllarını arayan Niçe bıyıklarıma popülist bir bakış açısı ile diyalektik rötuşlar yapacağım. ama ne  zaman? Sonra be kanka...

Şimdi saatler üşengeçliği gösteriyor, tıpkı "umut" gibi...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder