25 Mart 2012 Pazar

KÖPRÜ

Özgürlüklerin bile tarifeli, sevişmelerin ticari, baştakilerin/otoritenin bilinçsiz sevişmelerin ürünü, insan görünümlü yaşam formlarının ensest gözleri ile herkesi taciz ettiği (sokaklar kamera dolu!), ana haber bültenlerinde diksiyonu bozuk spikerlerin, haberlerin git gide magazinden ibaret olduğu, insanların uyutulduğu, uyumayanların azınlık olarak sınıflandırıldığı, paranın en büyük din, dinin ve savaşın en büyük pazar zemini olduğu, ezikliğine narsizm figürleri atan ego aptallarının mantar gibi türediği, savaşın bile sanat dalı olarak görüp geliştirildiği, dedesinin dedesi tokat yedi diye dedesinin dedesine tokat atan adamın torunlarının torunlarına kin besleyen ziyniyetin hâlâ var olduğu bir dünyada yaşıyoruz.




Bir azınlık olarak ben, kafamı özgürleştiriyorum! Hiç olamadığım kadar özgür oluyorum bazen, maddevi ve manevi olarak!


Bu azınlıkta fikirdaş olarak sen, sen kardeşim!..
Zihinlerden zihinlere kurmak istediğim köprüler yıkıldıkça onardım, tıkandıkça açtım... Sen de öyle!...
Ama o!... Ama onlar!...
Sanki hiç uyumuyor, hiç susmuyorlar! Bak, dünyanın amına koyuyorlar ve bir sürü piçi peydah oluyor her geçen gün!...


Bırak o'nun/onların dünyasını, ütopyalara içelim!...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder