Cemil - Yaaa Polatcım... Sen giderken biz dönüyorduk... Hadi bakalım, al tavlayı koltukaltına, sağdan yürü...
Polat - Abi, yalnız bu aramızda bir sır olarak kalsın... Biliyorsun; bizim de bir ismimiz var bu alemde...
Cemil - Tamam lan tamam... Anladık. Ama bir dahakine alırım jipin anahtarlarını, ona göre...
Polat - Eyvallah abim... Büyüksün.
Heykel - Yalnız; iki kişinin bildiği sır, sır değildir abiler. Ee ben de duydum, etti sana üç. Ama bu yüz, bin de olabilir tabii...
Polat - Vay piç!
Cemil - Götlük yapma lan abine..!
Heykel - Valla onu bunu bilmem... Beni karıya götürün. yoksa herkese öterim. Kendimi bildim bileli burada mal gibi oturup gelen geçen karıyı kesiyorum. Elim bi' kadın eline bile değmedi düşünmekten. Götürün, yoksa herkese anlatırım..!
Polat - Kodumun 'ucubesi'ne bak lan, tehdit ediyor bir de..!
Cemil - Dur yeğenim... İki kişinin bildiği sır, sır değilmiş değil mi?
Polat - Hee.. Öyle dedi yavşak! Haa vaaay, abim. Çok çakalsın ha. Anladım!
Heykel - Hassiktir ya..!
Polat - Abi heykeli dikilecek adamsın ha!
Cemil - La oğlum bırak la... Başımıza ne geldiyse 'ucube'ler yüzünden geldi. Heykel yerine 2 kilo Kars kaşarı al bana...
Polat - Lafı mı da sokarım diyorsun yani inceden...
Cemil - Yok be gülüüm... Maksat memleketimizin lezzetlerini tanıtmak...
Polat - Haklısın abi... Ne o lan heykel, Karadeniz'de gemilerin mi battı? Kitap mı yazıcan lan düşünüyorsun öyle? Çok düşünme lan, alırlar valla içeri...
Heykel - Lafımı da sokarım diyorsun yani inceden...
Polat - Yok be gülüüüm... Ben senin için düşünmeyi göze almışım..!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder